Dünya merkez bankalarının para politikalarındaki sıkılaştırmayı sürdürmesi devlet tahvilleri üzerinde baskı oluştururken, 30 yıllık ABD hazine tahvillerinin getirisi son 16 yılın en yüksek seviyesine ulaştı.
Yüksek petrol fiyatlarının enflasyon endişelerini artırması ve mevcut kısıtlayıcı para politikalarının uzun süre devam edeceği beklentileri tahvil piyasalarında risk unsuru olmaya devam ediyor.
Hükümetlerin artan bütçe açıkları ve mali görünüme ilişkin endişelerle daha fazla tahvil satışı yoluna gitmesi, tahvil fiyatlarını düşürürken, uzun vadeli getirilerin artmasına neden oluyor.
Tahvil getirilerinin hükümetlerin fonlama maliyetlerini belirlemesi nedeniyle, getirilerin yüksek kalması ülkelerin ödediği faiz maliyetlerini de etkiliyor.
Devletlerin borçlanma maliyetlerinin artması, konut kredilerinden işletme kredilerine birçok alanda uygun fiyatlı finansman sağlanabilmesinin önünde engel oluşturuyor.
Faiz oranları yükselmeye devam ettikçe, vadesi dolmayan tahvilleri elinde tutan yatırımcılar, piyasa faiz oranlarının altında getiri sağlayan bir araca sıkışıp kalıyor. Vadeye kadar olan sürenin uzun olması, yatırımcıların taşıdığı faiz oranı riskini yükseltiyor.
Tahvil getirilerindeki artış, yatırımcıların pay piyasalarından paralarını çekmesine yol açarak hisseleri de etkiliyor.
ABD 10 YILLIK TAHVİL GETİRİSİNDE YÜZDE 6 BEKLENTİSİ
JPMorgan Investment Management Portföy Yöneticisi William Eigen’e göre Fed ekonomiyi yavaşlatmak ve enflasyonu frenlemek için faiz oranlarını en az bir kez daha artırabilir ve bu oranları 18 ay kadar orada tutabilir.
Tahvil yatırımcılarının daha fazla sıkıntı ile karşı karşıya kalacağını öngören Eigen, çarşamba günü ADP verisi öncesi yüzde 4,9 ile 16 yılın zirvesine çıkan 10 yıllık tahvil getirisinin 2000 yılından bu yana görülmeyen yüzde 6 seviyesine tırmanabileceğini düşünüyor.
Eigen, “Resesyonsuz geçen her hafta, sabit gelirli yatırımcıları için gerçekten kötü haber” dedi. 8,8 milyar dolarlık JPMorgan Strategic Income Opportunities Fund’un yüzde 63’ünü nakit benzeri yatırım araçlarında tutan Eigen, kalan tutarın öncelikle kısa vadeli, değişken faizli yatırım yapılabilir nota sahip tahvillerde ve getiriler artarsa kazandıracak pozisyonlarda olduğunu söyledi.
Söz konusu fon bu hafta salı gününe kadar bakıldığında %4,1 yukarıda. Aynı dönemde ABD tahvil piyasası toplu olarak yüzde 2,7 değer kaybetti.
Bu arada tahvil piyasasına ilişkin bir değerlendirme de Richmond Başkanı Thomas Barkin’den geldi. Barkin, ABD tahvil getirilerindeki artışın güçlü ekonomik verilerin yanı sıra yoğun tahvil ihraçlarının yarattığı arzı da yansıttığını söyledi.